Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın eşi Sibel Tatar, Yakın Doğu Büyük Kütüphane’de gerçekleştirilen “Disiplinlerarası Topluma Hizmet Çalıştayı”na katılarak bir konuşma yaptı.
Cumhurbaşkanlığı’ndan yapılan açıklamaya göre, çalıştayın açılışında yaptığı konuşmada Sibel Tatar, anlamlı etkinliğe katılmaktan duyduğu memnuniyeti dile getirerek katkı koyan ve emeği geçen herkese teşekkür etti.
Toplumsal hizmet konusunun oldukça önemli bir başlık olduğunu vurgulayan Sibel Tatar, bu alanda çalıştay düzenlemenin ve konuyu gündeme taşımanın toplum içinde görünürlüğü artırdığını kaydetti.
“Toplumların sürdürülebilmesi, bireylerin eşitlik ve dayanışma ilkesine dayalı bir refah içinde yaşayabilmesi için toplumsal hizmetin hayata geçirilmesi gerekir.” diyen Sibel Tatar, toplumsal hizmet anlayışının topluma benimsetilmesinin bu bakımdan önemli olduğunu vurguladı. Bu anlayışın hayata geçirilebilmesi için eğitim ve bilinçlendirmenin hatta bu konunun ders olarak müfredata girmesinin gerektiğini söyledi. Bu çerçevede, çocuklarla birlikte farkındalığın yaşatılarak projelerle desteklenmesinin bu bilince katkı koyacağını ve sahiplenilmesini sağlayacağını dile getirdi.
Toplumsal hizmet kapsamında farkındalığı artırmak ve bu hizmetin uygulanabilirliğini sağlamak amacıyla katkı koyan Yakın Doğu Üniversitesi’ne teşekkür eden Sibel Tatar, çalıştayın faydalı olması temennisinde bulundu. Konunun seçmeli ders olarak müfredata dahil edilmesinin gerekliliğine işaret eden Tatar, toplumsal hizmetin tüm bölümler için gerekli bir konu olduğunu belirtti. Her mesleğe katkı sağlayacağını ve insana dokunmanın topluma fayda getireceğini ifade etti.
Toplumsal hizmet konusunun devlet politikası içine alınarak desteklenmesi gerektiğini kaydeden Sibel Tatar, gereken altyapının sağlanması ve çalışmaların daha verimli olabilmesi için devlete görevler düştüğünü dile getirdi. Konuşmasında, “Sivil toplumun varlığının altını çiziyoruz. Sivil toplum, toplumsal hizmetin yerleşmesi için önemli bir rol oynar. Bu nedenle devletin bu hizmeti görünür kılması gerekmektedir. Başarılı uygulama örnekleri farkındalığın artmasına katkı koyar. Bu çerçevede, kültürel öğelere dayalı yaklaşımların uygun şekilde hayata geçirilmesi de önemlidir. Japonya bu konuda başarı elde etmiş bir ülkedir. Toplumsal değerleri özümseyerek iş birliğiyle bu yolda yürümüş ve kazanımlar elde etmiştir. Eğitim çocukluktan başlar, bilinçlenme küçük yaşlarda aşılanır; bu da bize örnek olmalıdır” dedi.
Milli Eğitim Bakanlığı’nın Japonya’dan örnek alarak konuyu ders haline getirmesi gerektiğini vurgulayan Sibel Tatar, önerinin ülke yararına olacak şekilde Bakanlığa sunulmasının önemini ifade etti. “Toplumsal hizmet her bireyin sorumluluğudur.” diyen Sibel Tatar, toplumsal hizmete ve toplumsal düşünce gücüne inanan biri olarak, öncelikle sivil toplum örgütlerinde görev aldığını, sonrasında başkanlık yaptığını ve nihayetinde bir sivil toplum örgütü kurarak düşüncelerini hayata geçirmeye çalıştığını anlattı.
Cumhurbaşkanı’nın eşi olarak sosyal hizmet alanında birçok projeye öncülük ettiğini belirten Sibel Tatar, var olan eksiklerin giderilmesi amacıyla katkı sağlayacak çalışmalarını da sunduğunu söyledi.
Hayata geçirdiği projelerden biri olan özel eğitim gereksinimli çocuklardan oluşan “KKTC Cumhurbaşkanlığı Fidan Çocuk Korosu” hakkında bilgi veren Sibel Tatar, amaçlarının özel gereksinimli ve kaynaştırılabilir çocuklara müzikte fırsat eşitliği sunmak, onları görünür kılmak, sanata aktif olarak katılmalarını sağlamak ve sosyal bir ortamda bir araya getirmek olduğunu vurguladı.
Toplumsal hizmet başlığı altında hazırlanan “Mutlu Çocuklar – Anne Baba El Kitabı” hakkında da bilgi veren Sibel Tatar, devlet ilkokullarında Anne-Baba Okulu oluşturma fikriyle yola çıkıldığını, kitabın anne ve babaları çocuk yetiştirme sürecinde bilinçlendirmeyi ve çocuk gelişimiyle ilgili farkındalık yaratmayı amaçladığını söyledi. Bu çerçevede özel gereksinimli çocukların da unutulmadığını vurgulayan Tatar, çocukların ailelerine yönelik ikinci bir kitap daha hazırlayıp tüm okullara dağıttıklarını ve ilk söyleşinin 28 Mayıs’ta yapılacağını duyurdu.
Çocuklara ve ailelere yönelik hizmetlerin yanı sıra “Hedef Sıfır Atık – Tatlısu Pilot Projesi”ni de hayata geçirdiklerini belirten Tatar, bu projenin dünyaya ayak uydurma, dünya standartlarına ulaşma ve çocuklara temiz bir gelecek bırakma amacıyla uygulandığını ve örnek teşkil ettiğini kaydetti. Bu kapsamda başarı elde ettiklerini ifade eden Tatar, projenin daha da etkin ve verimli olabilmesi için Cumhurbaşkanlığı olarak cam kırma makinesi hibe ettiklerini açıkladı. 11 bin yıl önce yaşamış sembolik cüce fil görünümündeki plastik ve metal ayrıştırma konteynerleri ile Akdeniz foku şeklindeki konteynerlerin bölgeye yerleştirildiğini belirtti.
Topluma fayda sağlamak amacıyla yürütülen projelerden biri olan “KKTC Cumhurbaşkanlığı Hoş Geldin Bebek Anı Ormanı Projesi"ne de değinen Tatar, projeyi 1 Nisan 2021’den itibaren Kalkanlı bölgesinde, yangınlardan zarar gören yeşil alanları yeniden kazandırmak amacıyla başlattıklarını söyledi.
“İpeğin Kuzey Kıbrıs’ta Yeniden Doğuşu Projesi"ne de değinen Tatar, projenin temel hedeflerinden birinin kırsalda yaşayan kadınların üretim yaparak kazanç sağlaması ve ekonomik güç elde etmesi olduğunu vurguladı. Akçay’da hayata geçen projenin kültürel açıdan önemli olduğunu belirten Tatar, bu yolla hem kültürün yeniden canlandırıldığını hem de kadının ekonomiye kazandırılarak ülkeye katkı sağlandığını ifade etti. Oluşturulan marka ile kadın emeğinin kültürle harmanlandığını ve ürünlerin birçok yerde satışa sunulduğunu söyledi. Kadının toplumsal hizmete katkısı ve toplumdaki yerinin güçlenmesi açısından bu projelerin devlet tarafından desteklenmesi gerektiğini kaydetti.
“Keçenin Kuzey Kıbrıs’ta Yeniden Doğuşu Projesi"nde oluşturulan “Keçada” markasıyla koyun yünlerinin toplanarak geri dönüşüme katkı sağlandığını aktaran Tatar, üretim süreçlerinin zorluklarına da değinerek, ileriki haftalarda Pamuklu’da keçe fabrikasının açılacağını duyurdu.
Kadın örgütleri ağı kurduklarını ve 44 kadın örgütünü bir araya getirerek iş birliğini desteklediklerini belirten Tatar, kadınların toplumdaki yerini güçlendirmek için yürütülen çalışmaların yanı sıra çocuk hakları ile ilgili de çalışmalar yaptıklarını anlattı. Çocuk Adalet Yasa Tasarısı oluşturduklarını ancak henüz komiteden geçmediğini söyledi.
Yaşlı Hakları Çalıştayı düzenlediklerini ve bu kapsamda eksikliklerin giderilmesi için çalışmalar başlattıklarını ifade eden Tatar, ayrıca engelli bireyler için 16 Mayıs’ta hayata geçirilen Engelli Hakları Çalıştayı’ndan da söz etti. Engelli bireylerin haklarına ilişkin duyarlılığı artırmak amacıyla iki kamu spotu yayınladıklarını aktaran Tatar, Lefkoşa’daki mahkeme binasında engelli bireyler için asansör olmaması nedeniyle yapılan girişimler sonucunda asansörlerin takıldığını belirtti.
Cumhurbaşkanlığı himayelerinde gerçekleştirilen kültür yayınlarına da değinen Tatar, “Gelenekten Geleceğe” isimli gastronomi kitabını yayımlayarak Kıbrıs mutfağının tanıtımına kültürel zenginliklerle katkı sağladıklarını ifade etti. Ayrıca “Kıbrıs Kapıları ve Sandıkları” kitabını yayımladıklarını, “Kıbrıs Türk Halk Müziği” kitabının ise hazırlık aşamasında olduğunu söyledi.
“Kıbrıs Kapı ve Sandıkları Müzesi”nin açıldığını da dile getiren Tatar, müzede adanın çeşitli bölgelerinden 40’ı orijinal, 13’ü replika olmak üzere 53 sandığın ve 25 replika kapının sergilendiğini aktardı. Fosillerden yararlanılarak yapılan cüce su aygırı iskeletinin de bu müzede sergileneceğini söyledi.
Konuşmasının sonunda hayata geçirilen projelerin topluma hizmet niteliğinde olduğunu vurgulayan Sibel Tatar, hayata geçirilecek daha pek çok proje olduğunu, sivil toplum örgütleri, bireyler ve devletin katkısıyla daha medeni bir hayatın yaratılabileceğini ve sosyal eşitliği artıracak projelere ihtiyaç olduğunu kaydetti.
