Bir annenin ve babanın evladını kaybetmesi hiçbir şekilde telafi edilemez. Evlat acısı, yalnızca bir ailenin değil, tüm toplumun en derin yarasıdır. Bu acı, her birimize sorumluluk yükler.
Olivia’nın yaşamını kaybetmesi, ülkemizdeki sağlık ve eğitim sistemlerindeki yapısal eksikliklerin acı bir yansımasıdır. Olivia’nın sistemin işlevsizliği nedeniyle yaşam hakkının korunamaması, sağlık hakkı ihlali şikayetleri ivedilikle aydınlatılmalıdır.
Net olarak söylemek gerekir ki; Olivia, “Türkçe dil sertifikası yok” gerekçesiyle eğitim sistemine dâhil edilmemiştir. Eğitim Bakanlığı, dil ve kültürel uyum bahanesiyle bir çocuğu dışlamış; eğitim hakkını fiilen engellemiştir.
Bir çocuğun “Türkçe bilmemesi” nedeniyle eğitimden dışlanması veya bakanlığın buna çözüm üretememesi, açık bir anayasal sorumsuzluktur.
Hem sağlık hakkının hem de eğitim hakkının sistemli ihmali, bir çocuğun yaşamına mal olmuştur.
Bu ihlallerin hesabını hangi bakanlık verecektir?
Olivia’yı sevgiyle anıyor; ailesine, öğretmenlerine ve arkadaşlarına sabır diliyorum.